Marcus Aurelius Antoninus Augustus Roma İmparatorluğunun Beş İyi İmparator'unun sonuncusudur.Aurelius büyük savaşların dönüşlerinde Roma meydanını sandaletleriyle çiğnerken halk muhteşem karşılama törenleri hazırlayarak şükranlarını sunarmış.Rivayet edilir ki bu süreçte bir uşak Aurelius'un kulağına hep "sen sadece bir insansın" diye fısıldarmış.Bu onun gerçekle bağlarını koparmasını önleyen önemli bir önlem.Çünkü gerçekle bağı kopan biri herşeyini kaybeder.
Bunu günümüzde siyasi liderlerin dalkavukları negatif yönde layığıyla yapıyor.O dönemde seçime ihtiyacı olmayan bir imparator bile böylesine gerçekçi ve bilinçliyken şu anda her seçim döneminde boyunun ölçüsünü alan siyasetçiler gene dalkavuklarının yanıltmasıyla koltuklarını bırakmıyorlar.Tabi onlar da bu rüya aleminden uyanmak istemedikleri için pek kolay kanıyorlar bu spekülasyonlara.

bknz.bahçeli oy hesabı
Bunu tekrar iktidar hayalleri kuran Siyonizm savaşçısı Necmettin Erbakan'ın kıyamet gibi geçen kurultaylarında da hissediyorum.Onca insan Erbakanın yerine bir lider koyamamanın üzüntüsüyle oturup toplu ağlama törenleri tertip etmek yerine Erbakan'ın gerçeklik bilincini yok etmekle meşguller.Herşeyin sorumlusunu siyonizm ilan eden bir liderin en cafcaflı ve dinamik dönemlerinde yenemediği bir gücü şimdi gözüne kestirmesi çok cesurca.
Şimdi de hiçte solcu olmayan CHP'nin parti liderinin başına koyu yeşil CHE bereleri konduruveriyorlar.O da kendini devrimci zannediyor.
Parti liderlerine de bu yanılsama işi cazip geliyor.Çevresindeki dalkavuklar sayesinde bir şizofrenden farksızlaşıyorlar.Onlar gösterişli atlarının üzerinde şanlı bir mücadele yaptıklarının hayaliyle yaşarken biz ellerinde çıkma bir direksiyon simidi ve kafaya ters takılmış bir huni görüyoruz.